- et yemez
- نباتي
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
papaz her gün pilav yemez — insanın önüne her zaman aynı nitelikte elverişli bir imkân çıkmaz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurt komşusunu yemez — bir kişi ne kadar kötü niyetli de olsa yakınlarına dokunmaz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
bakan yemez, kapan yer — bir şey yalnızca bakmakla elde edilemez, onu ele geçirmek için davranmak gerekir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
balı olan bal yemez mi? — bir kimsenin elinde başkasına verilecek veya satılacak bir şey bulunması, ondan kendisinin de yararlanmasına engel değildir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
köpeğe atsan yemez — çok kötü (yiyecek) anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
balı parmağı uzun yemez, kısmetlisi yer — güzel bir şey, onu isteyen ve elde edecek gibi görünenin değil kısmeti olanın eline geçer anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ite atsan yemez — çok kötü, berbat anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
aç ne yemez, tok ne demez — yoksul kimse eline geçen şeyin iyisine kötüsüne bakmaz, varlıklı kişi ise en güzel şeylerde bile kusur bulur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
aç — sf., çı, cı 1) Yemek yemesi gereken, tok karşıtı Aç ne yemez, tok ne demez. Divanü Lügati t Türk 2) is. Yiyecek bulamayan kimse Ben hem öksüzüm hem yetimim hem de tam 23 saattir açım. Y. K. Karaosmanoğlu 3) mec. Gözü doymaz, haris Ne aç adam. 4)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bal — is. 1) Bal arılarının bitki ve çiçeklerden topladıkları bal özünden yapıp kovanlarındaki petek gözlerine doldurdukları, rengi beyazdan esmere kadar değişen tatlı, koyu, sıvı madde 2) Olgunlaşmış incirin, dışına sızan tatlısı 3) Ağaçların… … Çağatay Osmanlı Sözlük
İFFETLİ — (İffetlü) Namus, hayâ ve iffet sahibi kadın. * Doğru, rüşvet yemez, haram yemez, istikametli kimse. * Eskiden kadınlara yazılan mektub hitabı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük